Tags: , , , , , , , , , , | Categories: Haber Posted by Editorial on 13.11.2010 09:41 | Yorumlar (0)

7 Kasım 2010 PAZAR günü Resmi Gazetede yayınlanmasından sonra .tr alanadı yönetiminin Nic.tr'dan alınıp TRABIS  yani ".tr ağ bilgi sistemi" tarafından yönetimi için geçiş süreci başladı. Bu sürec resmi olarak en geç 2 yıl sürecek ve bu süre zarfında kimse alanadının satışını yapamayacak fakat transfer işlemi gerçekleştirilebilecek.

En sevindirici yenilikte .tr uzantısını önünde ek olmadan kullanabilecek olmamız yani webhostingturkey.tr alanadı gerekli belgelerimiz olduğunda kabul görürse kullanabileceğiz.

.tr uzantısı en az iki, en fazla 63 karakter uzunluğunda olacak şekilde kayıt edilebiliyor ve içinde tire (-) karakteri olabiliyor fakat alanadını başlangıcında veya bitişinde tire (-) karakterini kullanamıyorsunuz yada arka arkaya tire (-) kullanamıyorsunuz.

.tr alanadı en fazla 5 yıl süre ile kayıt edilebiliyor. Tekrar uzatmak istersenizde yine 5 sene uzatabiliyorsunuz.

Alanadının bitimine 2 ay kala TRABİS sizi bilgilendiriyor. Bu süre zarfında uzatmazsanız alanadınız sonlandığında erşim TRABİS tarafından 2 aylığına durduruluyor bu süre içinde tekrar uzatabilme hakkınız oluyor. bu sürede de uzatamazsanız alanadı yeniden alınabilir konuma geliyor.

.tr alanadından süresi bitmeden feragat edebiliyorsunuz. Yani alanadı iptal edebilirsiniz fakat ücretini geri alamıyorsunuz. Bunun için Feragat Formu doldurmanız yetiyor.

Bu madde çok enteresan ama olmayacak şeyde değil. Miras olarak alanadının bırakılabileği kimin aklına gelirdi. Alanadının sahibi ölürse, alanadı yasal mirascılarına kalıyor.

Alanadı sahipleri talep etmeleri halinde Kayıt Kuruluşunu değiştirebiliyorlar.Bu müşteriler için gerçekten iyi bir haber.

Uyuşmazlık hallerinde, Uyuşmazlık Çözüm Hizmet Sağlayıcı (UÇHS) uygulaması devreye giriyor. Konunun uzmanı hakemlik yapark uyuşmazlıkları adaletli bir şekilde çözüme kavuşturuyor. Tabi ki ücreti mukabilinde. Ücret'de alanadı fiyatından hesaplanıyor ama ayrıntılar tam verilmemiş.

.tr uzantılı alanadları için İlk tahsis işlemlerinde, sırasıyla, kamu kurum ve kuruluşlarına, sermayesinin yarısından fazlası kamuya ait kuruluşlara, kamu kurumu niteliğinde olan meslek kuruluşlarına, kamuya yararlı dernekler ve vakıflar ile işçi ve işveren meslek kuruluşlarına öncelik verilecekmiş.

Umarız bu yeni gelişme Türkiye için hayırlı olur ve .tr alanadı uzantımızı internet ortamında sorunsuz bir şekilde kullanabiliriz.

Yönetmeliğin Tam Metni
http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2010/11/20101107-2.htm

Oğuzhan YILMAZ

Tags: , , , , , , , , | Categories: İnceleme Posted by Editorial on 06.11.2010 19:50 | Yorumlar (0)

Bu analizin "özet" olan ilk bölümünü burayı tıklayarak okuyabilirsiniz.


Ülkemizde telekom alanında neyin ne olduğu çok net gözükmüyor. 2-3 yıldır piyasaya sunulan bir sürü kampanya arasında, kullanıcının hem hızlar, hem de fiyatlar konusunda kafası çok karışık. Satın alınan bir hız ve ucuz olduğu düşünülen fiyatlar var ama gerçekleşenler karışık. İnternet konusunda çok ilerdeyiz sanılıyor ama yurtdışındaki verilere bakılınca durum pek de böyle gözükmüyor.

Bakıyorsunuz, TTnet dışındaki ISS'lerin ismi var, cismi ise zar zor var (yokolanlar da var tabi), Türkçe içerik ancak emekliyor, yurtdışında kendi başına bir pazar olan veri merkezi sektörü ise ülkemizde yok, bu işlev ancak var olan ISS'ler tarafından yerine getiriliyor.

Veri merkezi kurmak üzere ülkemizi ziyaret eden yabancı yatırımcı ise, durumu görüyor ve Bulgaristan ya da Romanya'ya gidiyor.

Artık yaşadığımız dünya global bir dünya. Dolayısıyla burada verilen bir istatistiği ya da durumu, şurada başka bir durumla karşılaştırıp yorumlamak mümkün. Veri merkezlerine bakıldığında, örneğin Google dünya çapında 30.000 sunucu işletiyor, Yahoo 60.000, HP 300+ bin, IBM 300+ bin. Bu sunucular ülkemize gelemiyor, yabancı yatırımcı günümüzün yatırım yıldızı ülkemize gelip, yatırım yapmadan geri gidiyorsa, bunun nedenine bakmak gerekir.

Ulaştırma Bakanı da "Internet içeriğinin zenginleştirilmesi ve yurtdışından yurt içine çekilmesi" gerek diyor. Zaten son bir ay içerisinde Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım çeşitli konuşmalarında, yurtdışına yerleşmiş olan içeriğin yurtiçine çekilmesi için çalışma yapıldığını, Türk Telekom'un fiyatları ucuzlatacağını söylüyordu. Bu sözler pek çok içerikçi için umutlu bir bekleyişe yol açıyordu ve bu umutlar hafta başında sona erdi. Sektörün düzenleyici kurumu olan BTK, Türk Telekom'un ilgili tarifesini onaylandığı kurul kararını sayfalarına koydu[1].

Hemen arkasından da Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım müjde verdi[2].

Tarifenin uygulama esasları henüz ortada olmamasına rağmen, tarife ne yazık ki bekleneni vermekten uzak. Üstelik tarifenin bir tarafında 2 yıl süreyle bedava sözü geçiyor ama yurtiçi içeriğe değil. Bu da dolayısıyla taraflarda bir hüsran yarattı. Tekrar söylemek isteriz ki henüz uygulama esasları ortada değil ancak yayınlanan karara bakarak, kısaca durumun özetini şöyle verebiliriz;

  •  

      - İşletmecilerin ve son kullanıcıların makul bir ücret karşılığında elektronik haberleşme şebeke, altyapı ve hizmetlerinden yararlandırılması

      - Tüketici menfaatlerinin gözetilmesi

      - Hizmetin kullanımının teşvik edilmesi yönüyle elektronik haberleşme hizmetleri arzı ve yeni yatırımların özendirilmesi

      a. Öncelikle denetleme düzenleme görevi Bilgi Teknolojileri Kurumuna 5689 sayılı yasa ile verilmiş bir görev. Oysa kurumun bu görevi başka şirket veya kuruluşlara devretme yetkisi bulunmuyor. Bu polisin sanıkları tutuklama görevini, mahkemelerin yargılama görevlerini başkalarına delege etmeleri gibi bir durum yaratıyor.

      b. Kaldı ki Türk Telekom adı geçen diğer ISS'lerle yoğun bir rekabet içerisinde. Bu tür bir denetleme hakkının Türk Telekom'a verilmesi büyük bir rekabet sorunu yaratabilecektir.

      c. Yine Bilgi Telnolojileri Kurumu kendi düzenlediği bir başka kararla yine çelişiyor. Kurum bundan bir süre önce telekomünikasyon sektöründe yetkilendirmiş olduğu kuruluşlardan 27001 Bilgi Güvenliği Sertifikası almalarını talep etmişti. Bu kurumların kendi aldıkları sertifikanın gereği olan gizliliği kendi dışındaki kişilerle paylaşmalarını ve kendi müşterilerinin bilgilerinin gizliliğini riske atmaları gibi bir durum oluşturuyor.

      d. Yine Türk Telekom'a verilen bu kontrol hakkı, ISS'in müşterilerinin sunucularına uzaktan erişim, yerinde inceleme, switch/routerkontrolü, IP erişimleri, ISS'in kullanıcısına tahakkuk ettirdiği faturayı isteme gibi boyutlara ulaşabilmekte. Üstelik bu doğrultuda hazırlanacak olan sözleşmeyi imzalamayan ISS'ler bu uygulamadan yararlanamayacaklar. Sanırım böyle bir sözleşmeyi kendini kurumsal olarak kabul eden hiçbir
      Telekomünikasyon İşletmecisi imzalamayacaktır.

      e. Diğer taraftan aynı tarifelerin Türk Telekom Veri Merkezi içerisinde uygulanması sırasında Türk Telekom'un nasıl denetleneceğine değinilmemiş, adeta keyfi uygulamanın önü açılmıştır. Örneğin ISS müşterilerinden istenen sunuculara uzaktan erişim şartı, Türk Telekom Veri Merkezini kullanacak müşterilerden istenmemiştir. Şimdi siz içerik sahibi olsaydınız, sunucularınızı Türk Telekom'da olsa bir başka şirketini personelinin uzaktan erişimine açmak ister miydiniz? Yoksa böyle bir şart olmayan TTVM'ye mi götürürdünüz?

  • 1 Öncelikle BTK kararında yeni "Veri Merkezi ve Metro Ethernet" tarifesi bir kampanya olarak anılıyor. Yani devamlılığı soru işareti.

    2. Bu kampanyanın amacı olarak 3 gerekçe verilmiş:

    3. İlk itirazımız "makul bir ücret karşılığı" ve "yatırıma özendirme" tarafında. 2 yıl süreyle ücretsiz verilecek bir servisin işletmecileri nasıl yatırıma özendireceği pek anlaşılmıyor.

    4. 2010/DK-07/545 sayılı BTK kararı, Kurumun tarihinde ilk kez bir başka sürpriz ile karşımıza çıkıyor. Kurum sürpriz bir şekilde yapılan kampanyanın kapsam içerisinde kullanıldığı ve kötü niyetli kullanılmadığından emin olmak için kampanyadan yararlanan ISS'lerin teknik ve idari "her türlü" denetimini Türk Telekom'a vermiş durumda. Bu durum da önemli sakıncalar oluşturabilir :


Hosting konusundaki İndirim, rekabete karşı bir uygulama mıdır?

Düşünün ki siz bir içerik üreticisisiniz. Bir web siteniz var. Bu siteyi belirli bir noktaya getirmek için yıllar boyu uğraşıp didiniyorsunuz. Üstelik öyle bir ülkedesiniz ki o ülkenin Internet çıkışlarını taşıyan fiberler sık sık kesintiye uğruyor, kullanıcılar bundan etkilenmesin, içeriğe hızlı erişsin diye ülkenizdeki veri merkezlerini kullanıyorsunuz, komşunuz Bulgaristan dakinin 6-7 katı fiyatlara Internet kapasitesi alıyor, üstelik katma değer vergisi ödüyor, yetmedi kısa bir süre öncesine kadar %15, şimdi ise %5 olan Özel İletişim Vergisinin maliyetine katlanıyorsunuz. Üstelik ülkenizdeki elektrik enerjisi fiyatları batıdakilerin kat kat üzerinde ve hizmet almakta olduğunuz veri merkezleri de bu fiyatlara maruz kalıyorlar.

Bu da yetmedi kullandığınız elektriğin her kuruşunda sevgili ülkenizin devlet televizyonuna özel şirketlerin 10'da 1'i kadro ile yaptıları işi yapsın diye pay ödüyorsunuz.

Bir gün Ulaştırma Bakanınız çıkıyor ve diyor ki: "İçerik çok önemli, biz içeriği destekleyeceğiz. Ben talimat verdim Türk Telekom hosting fiyatlarını %50-60 düşürecek". İçinizden diyorsunuz ki: Vay be bizim bakan amma da güçlü. Özelleştirdiği kuruma bile "fiyatları düşürün" diye posta koyuyor ve de indirtiyor.

Sonra içinize bir kuşku düşüyor: Peki ama bizim bakan, niye bizim hizmet aldığımız Veri Merkezine de aynı talimatı vermiyor. Türk Telekom'un burada özelliği nedir? Yoksa özelleşmedi mi? Yoksa sektör serbestleşmedi mi?

Tabi içerikçi olarak, "bana ne" diyebilirsiniz, "ben neresi ucuzsa oraya giderim". Ama bu hosting konusunda, bugüne kadar fazla müşteri çekemeyen Türk Telekom'un, az sayıda Türkçe içeriği elinde bulunduran ISS'lerin elinden bunu almak ve o konuda da tekel olmak üzere bir yaklaşımı mıdır? diye de düşünenler var. Bu yazı dizisinde "Fatmagül'ün suçu nedir diye sorduran durumlardan birisi" anlayacağınız.

Bunun içerikçiler için anlamı ise, "günün birinde, rekabet kalmayınca fiyatlar yeniden bir yerlere mi fırlar?" sorusudur. "O zaman yurtdışına çıkarsınız" diyenler olabilir ama ciddi içerikçiler için bu göç hayli zor.

Zaten sorunlar bölümündeki belirttiğimiz ilk madde de buna işaret ediyordu. Bu "tarife" yerine "kampanya" adı ile ortaya konan bir süreç. Yani ne zaman artacağı soru işareti.

Bu durumu başka bir dizi ismi ile işaretleyebiliriz : "Öyle bir zaman olur ki"..

Yurtiçi içeriğe karşı - Yurtdışı İçerik

Bu arada yazımızın esas sorun noktası ise, şimdiye kadar açıklanan durumun, sadece yurtdışı içeriğini yurtiçine getirecekler için geçerli olmasıdır.

Yazımızın ilk bölümü yayınlandıktan sonra, Türk Telekom bir açıklama yolladı ve yurtiçi içerik için de başka bir kampanyanın BTK da beklediğini açıkladı. Ama kampanyanın isminde "yurtdışı için" diye bir ifade yerine "Veri Merkezi ve Metro Ethernet" yazınca biz de bunun tek olduğunu düşündük. Bakalım önümüzdeki günlerde devamı neymiş göreceğiz.

Ama şimdiki duruma bakarsak, bu indirimlerin sadece bugüne kadar içeriğini yurtdışında bulunduran, çok iyi niyetliyse sorumlu sıfatıyla KDV ödemiş, ÖİV'nin yanından bile geçmemiş, Internet'i ve elektriği alabildiğine özgürce ve ucuz kullanmış, ülkesinin devlet televizyonuna 5 kuruş katkıda bulunmamış, bir de yanında bonus olarak 5651 sayılı yasanın loguydu, web sitesine künyesini bile yazmaya gerek duymamış (yazanları tenzih ederim), İçerik Sağlayıcı Yetkilendirme belgesini duvarına asmamış olanlara "Sebil" tarifesi. Sana ise eski, kazık tarife. Üstelik Kurum Kararı'ndan bunun en az 2 yıl daha böyle olduğunu anlıyorsun. İnşallah bu düzeltilecektir.

Ama şu anda açıklanan karar bakınca, "E, Fatmagül'ün suçu ne?" diye bir daha sormadan duramıyoruz tabi ki,

Yarın size bu konunun başka bir boyutunu irdeleyeceğim.

 

Kaynak : http://turk.internet.com/portal/yazigoster.php?yaziid=29780

Tags: , , , , , , , , , , , | Categories: Web Hosting Posted by Editorial on 24.09.2010 21:51 | Yorumlar (2)

Hosting firmalar temel "web hosting" hizmetinin yanı sıra bir çok hosted (barındırılan) hizmet verecek potansiyele sahiptir. Türkiye web hosting firmalarına baktığımızda bu tür katma değerli servisleri müşterilerine sunma eğiliminin az olduğunu gözlemledim, firmalar genelde klasik web hosting hizmeti verme çabasındalar bunda da kısmen başarılı oluyorlar fakat günümüz teknolojileri katma değerli servisleri ucuz maliyetlerle müşterilerinize ulaştırmayı çok kolaylaştıracak hale geldiler.

Günümüzde Web Hosting firmaları kendilerini sadece Web Hosting ile sınırlandırmamalı, barındırılarak verilebilecek herşeyin hosted versiyonunun hizmetini vermeliler yavaş yavaş "Application Service Provider" konseptine yaklaşmalılardır. Hosting firmaları sürekli yeni ürünler geliştirmeli ve müşterilerinin ihtiyacı olacak çözümleri üretip, sunmalılardır.

Yakın geleçeğimizde firmaların ve kişisel kullanıcıların iş akışları tamamen internet üzerinden ulaşabilecekleri uygulama servislerine bağlı olacak, buda klasik web hosting hizmetinden daha kapsamlı hizmetlere ihtiyaç duyulacağının göstergesidir. Aslında sözünü ettiğimiz konu "Application As A Service" konsepti, yani belirli uygulamaların servis olarak sunulması veya kendi altyapınızdan müşterilere kullandırtılması buda Application Service Provider olmanız anlamına geliyor. Bu tarz hizmetlere bir çok kurumsal firma şimdiden ihtiyaç duyuyor fakat sektörde kaliteli hizmet verebilecek yerli hosting firması yok denecek kadar az, verebilenlerde dış kaynaklara bağımlı olarak onların bayileri olmaktan öteye gidemiyorlar.

Sonuç: Son kullanıcılar bu tip servisleri kullanmak için  normal değerinin çok üzerinde paralar ödüyorlar! Bu durumu aşmak için dış kaynaklara bağımlılığı en aza indirip, firmaların kendi ürünlerini geliştirmesi gerekiyor fakat burda da yazılım sektörünün hosting sektöründe yetersiz olması sorunu ile karşılaşıyoruz. Kısaca muasır medeniyetler seviyesine gelmemiz için daha çok çalışmamız gerekiyor. Biz konumuza geri dönelim.

Piyonlar Ne Olmalı?

Application As A Service kapamında aklınıza gelebilecek bir çok uygulama servis şeklinde verilebilir. Exchange, SharePoint, OCS, CRM, UM, DNS, SQL, SVN gibi hizmetlere yazılım firmalarından tutunda, kağıt fabrikalarına kadar bir çok sektörden firmaların ihtiyacı var ve sürekli de artmakta.

Konuya biraz daha açıklık getirmesi bakımından bir senaryo ile örneklendirebiliriz :

Günlük yedekleme ihtiyacı olan bir firma için "Backup Servisi" hizmetinizi devreye aldınız. Firma bu servisi belirli bir ücret karşılığı hosting firmanızdan sağladı. Servisi alan firma ek donanım yatırımı yapmamış oluyor, backup yönetimi için iş gücü ayırmasına gerek kalmamış oluyor, istediği zaman istediği backup paketine ulaşabiliyor ve yedeklerinin emin ellerde olduğunu bilip hizmeti sürekli kullanıyor.

Başka bir senaryo düşünmek gerekirse :

Genelde firmalar kendilerine gelen e-posta'ların bir kopyasını tutmak isterler. Böyle bir servis sunarak firmalara özel e-posta yedekleme sisteminizi oluşturabilir bunu hosted hale getirebilir ve bu servileri ihtiyacı olan müşterilerinize sunabilirsiniz.

Örnekler çoğaltılabilir çünkü ihtiyaçlar sınırsız şekillerde olabiliyor. Bu yazı aslında yeni bir tartışma konusunuda tetikleyebilir. Hosting firmaları belirli bir ihtisas alanında uzmanlaşmalı mı? yoksa Ürünlerini çeşitlendirip bir çok servisi aynı anda sunmaya mı çalışmalı? Bu stratejiden çok şirket yönetiminin kıvraklığı ve vizyonerliği ile alakalı düşüncesindeyim yinede bu konseplerin benimsenmesi hosting firmalarının bekası açısından önemli katkıları olacağı yadsınamaz.

 

Tags: , , , , , , | Categories: Web Hosting Posted by Editorial on 30.07.2010 22:15 | Yorumlar (0)

Başlık herne kadar Türk Telekom ile ilgli olsada aslında bu yazı hosting firmalarına hizmet veren tüm erişim sağlayıcılar (ISP) için geçerlidir.

Ülkemizde ki en büyük servis sağlayıcısı kuşkusuz Türk Telekom! Ülkenin her yerine ulaşabilen fiber optik altyapısı, bir çok datacenter'a verdiği Metro Ethernet hizmeti, kurumsal altyapı hizmetleri ile bir çok sektörün internet'e erişmesinde ciddi rol oynuyor. Alternatifleride yok değil tabiki. Superonline destekli Tellkom kendi fiber altyapısı ile hizmet vermeye çoktan başladı ve hosting firmalarına/verimerkezlerine alternatif olmayı başardı. Bu gelişme ve büyüme sektör için oldukça olumlu, Temennimiz Tellkom gibi girişimlerin artması ve bu kulvarda da rekabet şartlarının oluşmasıdır. Böylece hosting ve verimerkezleri daha iyi ve ucuz hizmet alabilme şansını yakalayacaktır.

Türkiye'de host edilen web sitelerinin ziyaretçileri genelde Türk Telekom'un ADSL hizmetini kullanarak internete erişiyor. Durum böyle olunca Turk Telekom'un ADSL tarafında ki erişim sorunları hosting fimalarınada yansıyabiliyor.
ADSL kullancısı web sitesine veya e-posta hesaplarına ulaşamadığı zaman internet erişimi için kullandığı sağlayıcıyı kontrol etmek yerine, hosting hizmeti aldığı firma ile muhatap olmak istiyor. Aslında haksızda sayılmaz, genelde sorun hosting firmalarından kaynaklanır.
Fakat zaman zaman Turktelekom'un ana omurgasında, DNS serverlarında, IP bloklarında sorunlar çıkabiliyor ki bu sorunlar bazı bölgelerde çok sık yaşanıyor. Böyle olunca ADSL kullanıcıları host ettiğiniz servislere erişim problemi yaşıyor, doğal olarak ücretini ödediği servisi alamayıncada sinirleniyor, sizde kötü ve uptime'ı düşük hosting firması konumuna düşüyorsunuz.

Hosting firması altyapısından kaynaklanmayan ve elinde olmayan bu gibi durumlarda sorununu belirtebilecek bir muhatap'a ihtiyac duyar. Ülkemizdeki büyük servis sağlayıcılarının bir hayli fazla hosting firmasına hizmet vermesine rağmen ve bu sektörden azımsanamayacak kadar paralar kazanmalarına rağmen "Hosting Departmanı" (veya herne isim verilirse) tarzında destek yada bilgilendirme hizmetleri bulunmuyor!

Sektörün böyle bir bilgilendirme bölümüne, yaşadığı sorunları aktarabileceği bir departmana ihtiyacı var. Yer Sağlayıcı belgesi olan tüm hoster'ların bu gibi avantajlardan yararlanması gerekir. Turktelekom'dan veya diğer servis sağlayıcılarından kaynaklanan sorunlar nedeni ile bir çok hosting firması ciddi zararlar görüyor, müşterilerini kaybediyor ve prestijleri sarsılıyor.

Muhatap olacağı ve doğru bilgiye ulaşabileceği "Barındırma Bilgilendirme Servisi" adında resmi bir servis olursa herkesin yararına olacaktır.

Tags: , , , , , , | Categories: İnceleme Posted by Editorial on 01.05.2010 12:36 | Yorumlar (0)

Türkiye'de ki co-location hizmeti veren verimerkezlerinin son kullanıcılar için belirlemiş oldukları hat fiyatlarını araştırdık ve bunları bir listede topladık.

Aşağıdaki tablodan'da anlaşılacağı gibi her verimerkezi'nin maliyetleri kendine özgü görünüyor. Kimi şirketler USD üzerinden fiyat belirlerken, kimi şirketler ise TL fiyatı vermeyi tercih ediyor.

Mbit başına fiyatlara bakacak olursak. Türkiye'de hat fiyatları zaten malum, internet kullanımı'da aynen benzin fiyatları gibi dünyaya göre çok pahalı. Böyle olunca yerel servis sağlayıcıları maliyetlerini kurtarmak adına 1Mbit gibi günümüzde komik bir bandgenişliğine 200 USD isteyebiliyorlar. Bazı firmalar ise sıft yurtdışı ile fiyat farkını giderebilmek için macaristan, yunanistan ve rusya üzerinden yurtdışı hat kiralıyorlar. Tabi bizim düşüncemiz ilerleyen zamanlarda Turktelekom alternatifleri arttıkça maliyerlerinde yurtdışı seviyesine ineceğidir. Unutmayalım ki Avrupa'da ki verimerkezleri Türkiye'ye yatırım yapmak için uygun zamanı beklemedeler.

 

Türkiye Verimerkezleri Mbit Başına Maliyet Tablosu

Erişim Sağlayıcı Web Site 1  Mbit
MAYA İletişim Ticaret Ltd. Şti. www.mayanet.com.tr 99 USD
D.G.N. Teknoloji Bilişim San. ve Tic. Ltd. Şti. www.dgn.net.tr 60 TL
MEGA Uluslararası Telek. Hiz. A.Ş. www.kriweb.com 55 USD
VİTAL Teknoloji Telek. Hiz. ve San. Tic. Ltd. Şti. www.vit.com.tr 100 TL
EFORTNETSES Telek. Bilişim www.efor.net.tr 90 TL
RADORE Hosting Telek. Hiz. San. ve Tic. Ltd. Şti. www.rh.com.tr 65 USD
HOSTİNG İnternet Hizmetleri San. ve Tic. Ltd. Şti. www.sadecehosting.com 70 USD
NANO İletişim Bilişim Hiz. San. ve Tic. Ltd. Şti. www.dahitelekom.com 100 TL
GRİD Telekomünikasyon Hizmetleri A.Ş. www.gridtelekom.com 160 TL
TEKNOTEL Telekomünikasyon San. ve Tic. A.Ş. www.teknotel.com 60 USD
DORA Telekomünikasyon A.Ş. www.doratelekom.com.tr 165 TL
TEKLAN İnternet Erişim Hiz. Elekt. San. ve Tic. A.Ş. www.teklan.com.tr 90 TL
HAYATNET Bilgi ve İletişim Hizmetleri A.Ş. www.hayatnet.com 100 USD
DORUK İletişim ve Otomasyon Sanayi ve Ticaret A.Ş. www.doruk.net.tr 150 TL
TRDEAL Bilgi Teknolojileri San. Ve Tic. Ltd. Şti. www.tredeal.com 200 USD
TEKNOAS Bilişim Tel. San. ve Tic. Ltd. Şti. www.teknoas.com.tr 35 TL
HOSTCİNİ İnternet ve  Tel. Hizm. Tic. Ltd. Şti. www.hostcini.com  35 TL
NİOBE Tel. Bilişim Tek. Yazılım San. ve Ticaret Ltd. Şti. www.niobeweb.net  50 TL

 

Listemizde 18 firma var. Hepsi erişim sağlayıcı konumunda yani global adıyla ISP (Internet Service Provider). Hepsi co-location hizmeti veriyor. Listedeki firmalar arası fiyat farklılıklar çok fazla genelde merkezleri istanbul, izmir, ankara şehirlerinde.

Genelde bir ISP'nin ne kadar çok hat kapasitesi varsa birim mbit maliyeti'de bir o kadar düşer bu tablodan da fiyat'a göre büyüklük oranlarını çıkartabiliriz. Listeye göre Mbit'i en pahalı hat kapasitesini sunan firma 200 USD ile TRDEAL Bilgi Teknolojileri olaral görünüyor.

Mbit başına en düşük fiyat'ı veren firma ise İzmir merkezli TEKNOAS ve HOSTCİNİ (Ayrı, ayrı iki firma olmasına karşın tek firmadırlar.) olarak görünüyor. Mbit başına 35 TL ile bir çok firmaya göre en avantajlı fiyat görünüyor.

Not: Fiyat'lar ISP'lerin son kullanıcıya vermiş oldukları fiyatlardır. Tabiki aynı servis sağlayıcıdan daha düşük fiyatlara hat sahibi olabilme ihtimaliniz var.

Kaynak: http://www.tib.gov.tr/dokuman/ES_listesi.html